Burgaz Ada- İstanbul

İstanbul’un bazen hepimizin canını yakan güzelliğini en güzel vapurdan izleyebiliyorum.
Vapurun arkasından denizde bıraktığı ize uzaktan büyülenmiş gibi bakıyorum çoğu zaman. 

Ama vapura binmek için güzel bir sebep lazım. Eh bu sebeplerden en güzeli adalar olsa gerek. Hal böyle olunca kendimi adalar vapurunda buldum en yakın arkadaşlarımdan biriyle.  Adalar vapurundayız iyi güzel ama hangi adaya gitsek bir türlü karar veremiyoruz. 

Büyük Ada’ya da birkaç kez gittiğimiz için  bu kez farklı bir yere gidelim istedik ve tamamen anlık bir kararla Burgaz Ada’da indik. İyiki böyle anlık bir karar vermişiz.

Burgaz Ada gerçekten küçük ama Büyük Ada’dan çok çok daha sakin yani kafa dinlemek istediğiniz takdirde mükemmel bir seçim. 

Vapurdan indikten sonra biraz yürüdüğümüzde şezlonglarda güneşlenen insaları ve denize girenleri gördük. Ama bana sorarsanız denize girmek için ilk tercih edeceğim yerlerden biri değildi açıkçası. Denizi çok fazla yosunluydu ve kocaman kocaman taşlıydı. 

Birkaç fotoğraf çektirdikten sonra geldiğimiz yöne doğru yürüdük bu kez. O tarafta da yalnızca üyelere açık su sporları klübü vardı ve plaj elbette. 

Bana sorarsanız Burgaz Ada’daki en keyifli anımız yolumuzun üstündeki balıkçıda yediğimiz akşam yemeğiydi. O yüzden artık adada yapılacak en güzel şeyin deniz kenarındaki bir balıkçıda yenilecek akşam yemeği ve güzel bir dostun sohbeti olduğunu düşünüyorum. 

Çünkü bence adalar ne doğayla iç içe olabileceğiniz ne de yalnızlığınızın keyfini çıkarabileceğiniz türden yerler. Ama bir balıkçıda çekeceğiniz o ziyafet  bütün dertlerinizi unutturuyor açıkçası. :)