Cesur Yeni Dünya- Aldous Huxley

‘Ben keyif aramıyorum…

Ben gerçek tehlike istiyorum,

özgürlük istiyorum… Günah istiyorum.’

Bu kitaba çok farklı beklentilerle başlamıştım. Aslında kafamda hikayesini daha farklı kurgulamıştım ve bunu arka kapakta yazanlardan yola çıkarak yapmıştım. Ancak düşündüğümün aksine, bu kitapta tam olarak sisteme bir başkaldırı yok ve bu da beni biraz hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim. Çünkü kitapta bir ütopyadan bahsediliyor ve bu ütopyanın insanları nasıl değiştirdiğini. Aslında tam olarak tüm benliğiyle sistemin kölesi olmuş insanların nasıl -hemen hemen- sorunsuz bir şekilde yönetildiğini anlatıyor. 

Bu yeni dünyada duygular utanılacak şeyler haline geliyor ve aile kavramı geri kafalılığın sembolü oluyor. Mutluluksa yine devlet tarafından dağıtılan haplarla ulaşılması gayet kolay somut ve sahte bir olgu haline geliyor. 

Ben şahsen çok felsefeden anlayan ve keyif alan biri olmadığımdan bu kitabı sonunun gelmesini bekleyerek okudum o yüzden çok keyif aldığım söylenemez. Ancak siz felsefeden ve ütopyalardan hoşlanan biriyseniz bu kitaba bir göz atmanız gerektiğini söylüyorum. 

Umarım siz kitabın anlatmak istediklerini sever ve keyif alırsınız. :) 

Cesur Yeni Dünya, korkak bir geleceğin en eski anlatılarından.